Mihriban
YıI bin dokuz yüz seksen,
Mevsimler değişti birden
Güller daha kızıl,
Gökyüzü daha da mavileşti
Sular berrak akmaya başladı senle,
Sen doğarken MİHRİBAN.
Güller kucak açtı bülbüllere
Rüzgar doğum haberini dört bir yana götürdü.
Ufuktan silindi duman
Her yer ıpışıldı.
Sen doğarken MİHRİBAN
Bulutlar kıskanarak bakardı.
Kuzular imrenerek.
Güneş nazarlamasın diye,
Siyah saçların, tenini saklardı.
Bir bilsen Sen güllerken gamzelerin,canımı, beni yakardı.
Fark etmezdin,
Göz yaşlarım hep içime akardı.
Hayrandı, her şeyden çok, seni çok seven baban,
kuşlar seyre dalardı.
Sen yürürken MİHRİBAN.
Yıl bin dokuz yüz seksen,
Dünya değişti, rengarenk bir hal aldı.
Özlemlerden eser yok, ıstırapta bal tadı.
Yeryüzünde ne varsa,
Yeniden isim aldı.
Gülün adı MİHRİBAN,
Balın adı MİHRİBAN.
Denizler dağlar gibi,
Ovalar da MİHRİBAN.
Cümle yaratılmışta MİHRİBAN adı kaldı.
Umutlar hep toz pembe, asla kararmayacak.
Yoksulluk kapları bir daha çalmayacak.
Açlık, yokluk, sefalet acılar olmayacak
Bu Dünya üzerine Sen yaşarken MİHRİBAN.
Seyfettin Esin